Gazeteci, Cumhuriyet yazarı Barış Pehlivan, 29 Kasım Çarşamba tarihli “İçişleri bakanının imzası taklit edildi” başlıklı yazısında İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve İl Emniyet Müdürü Zafer Aktaş’ın imzalarının suç işleyen polisler tarafından taklit edildiğini gündeme taşımıştı.
Pehlivan, cezaevinde kaldığı dönemde tanıdığı suçluların çoğunun emniyet içinde kaynakları olduğunu belirterek “Bazı polisler o suçları işlemelerinde yardımcı oluyordu” demişti.
YERLİKAYA’NIN İMZASI TAKLİT EDİLDİ
Bir yargı mensubu ile konuşmasında iddialarının doğrulandığını aktaran Pehlivan, “Meğer İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde bazı polisler hakkında özel soruşturma yürütülüyormuş. Zira, 28 kişiye 1500 dolar karşılığında usulsüz bir şekilde silah ruhsatı vermişler. Dahası, bunu da dönemin İstanbul valisi şimdilerin İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ile İl Emniyet Müdürü Zafer Aktaş’ın imzasını taklit ederek yapmışlar” diye yazmıştı.
OPERASYONUN AYRINTILARI ORTAYA ÇIKTI
Pehlivan’ın skandalı gündeme getirmesinin ardından, Emniyet’in yürüttüğü operasyona dair ayrıntılar ortaya çıktı.
Edinilen bilgilere göre, İstanbul Emniyeti tarafından başlatılan ‘taklit imza’ soruşturması kapsamında biri polis memuru 2 şüpheli tutuklandı.
Emniyet bünyesinde faaliyet gösteren Silah ve Patlayıcılar Maddeler Şube Müdürlüğü’nün yaptığı incelemeden yola çıkan İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, verilen bazı silah ruhsatlarındaki imzaların asılsız ve taklit olabileceği değerlendirilerek geniş çaplı bir çalışma başlattı.
Yürütülen çalışmalarda 10 farklı silah ruhsatı başvurusundaki belgelerde, dönemin İstanbul Valisi şimdiki İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, İstanbul Emniyet Müdürü Zafer Aktaş ile diğer ilgili yetkililerin imzasının taklit edildiği tespit edildi.
Polis ekipleri, zanlıların ayrıca sahte sağlık kurulu raporu hazırlayarak toplam taşıma ruhsatına “olur” verildiğini ortaya çıkardı. İddiaya göre, “belgede sahtecilik” suçu, emniyette yapılan evraklarla ilgili düzenlemede fark edildi. Memurlar tarafından hazırlanan bir dosyada İl Emniyet Müdürü Zafer Aktaş’a ait imzanın taklit olabileceği anlaşıldı. Bunun üzerine araştırma başlatıldı.
Çalışmada, hazırlanan evrakla ilgili bazı eksikler de fark edildi.
AKTAŞ, “İMZA BENİM DEĞİL” DEYİNCE SORUŞTURMA GENİŞLETİLDİ
Durum Zafer Aktaş’a bildirilince Aktaş, “İmza benim değil” dedi. İmzanın Zafer Aktaş’a ait olmadığı anlaşılınca ilgili araştırma genişletildi. Çalışmada o dönem İstanbul Valisi olarak görev yapan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın da imzasının taklit edildiği ortaya çıktı.
Bunun üzerine emniyetteki silah ruhsat evrakları incelemeye alındı. Araştırmada silah ruhsatı verilmiş 10 evrak bulundu. Ayrıca dijital imzaların ise şube müdürü bilgisayarından farklı bir bilgisayarla atıldığı ortaya çıkarıldı.
8 BİN 285 MERMİ ELE GEÇİRİLDİ
Ekiplerin yaptığı kriminal incelemede tüm imza ve parafların sahte olduğu yönünde bulguları da ortaya çıkan güvenlik birimleri, aralarında aktif polis memuru H.Ç. ile av bayisi sahibi Şinasi P.’ın da olduğu 12 şüphelinin yakalanması için operasyon düzenlendi.
Baskın yapılan yerlerde 12 şüpheli gözaltına alınırken, bu kişilere ait adreslerdeki aramalarda 10 tabanca, bu silahlara ait 11 şarjör, çeşitli çapta 8 bin 285 mermi ile sahte olduğu belirlenen 10 silah taşıma ruhsatı ele geçirildi.
PARAYI “BAL SATTIĞI İÇİN ALDIĞINI” SÖYLEDİ
Zanlıların emniyetteki sorgusunda av bayisi sahibi Şinasi P.’ın her ruhsat için kendisine bin 500 dolar gönderildiğini, bu paraları H.Ç.’ye aktardığını söylediği öğrenildi. H.Ç.’nin ise bu paraları “bal sattığı için aldığını” iddia ettiği öne sürüldü.
Polisteki işlemlerinin tamamlanmasının ardından adliyeye sevk edilen şüphelilerden polis memuru H.Ç. ile av bayisi sahibi “belgede sahtecilik” suçundan tutuklanırken, 10 zanlı ise adli kontrol hükümleri uygulanarak serbest bırakıldı.